Her biri son derece önemli, acilen çözülmesi gereken dertlerimiz var, ama gündemde kerameti kendinden menkul bir tetikçinin saçmalıkları dolanıyor. Neden gerçek gündeme odaklanmak yerine saçma sapan polemiklerin içinde kaybolmayı tercih ederiz? İşte 500 milyonluk soru bu..
Meslek hayatında bir yere varamamış, 3 kuruşluk çıkarı uğruna onun bunun borazancılığını yapan bu tipi bazıları “turizm sektörünün asalaklarından” diye tanımlıyor, bana göre de günübirlik kiralanan ev gibi, denetimsiz, sorgusuz, sualsiz parayı verene hizmet eden, parayla evrak toplayıp, bunu el altından servis ettirenlerin maşası.. Ekmek derdini, tasasını anlıyorum da birazcık izan, bir nebze ilke be arkadaş, koca adamsın, biz mi öğreteceğiz bunları sana.. Ona buna tetikçilik yaparken hedefi şaşırdın bu defa, kanunu çiğnedin, Turizm Bakanlığının, Valiliğin kısaca devletin güvenliğini ve itibarını hiçe saydın!. Belki bunlar sana göre teferruat, ama biz normal insanlar bunları önemsiyor ve değer veriyoruz.
Neyse biz kuklaya boş verelim de arkadaki sinsi, bir kendini zeki, dünyanın geri kalanını salak zanneden kifayetsiz ve muhteris kuklacılara bakalım. Bu tipler aslen korkaktır, yüzüne konuşamazlar, ya arkandan, ya da üçüncü şahıslar üzerinden saldırırlar. Utanma, arlanma, edep yoktur, buna karşın palavraları boldur. Onlar için “çamur at, izi kalsın” kuralı geçerlidir. Kendi yalanlarına önce kendileri inanır, yüzlerine vurunca çirkefleşirler, bin bir laf cambazlığı ile ayıplarını örteceklerini zannederler. Geçmişte yedikleri haltların unutulacağını sanırlar, ama sadece kendilerini kandırırlar!. İlkesizdirler, menfaat uğruna dünkü düşmanları ile aynı yatağa girmekten imtina etmezler, öte yandan birbirlerinin kuyusunu kazmaya devam ederler. Atışma, çatışma ve kavgadan, özetle bizi birbirimize düşürmekten beslenirler. Dostları yoktur, çünkü onlar gibi dostun olacaksa, düşmana gerek yoktur.
Kimi senelerce TURSAB’da görev yapmış ve yüz milyonlarca liralık borca girmemize sebep olmuştur, bu nedenle ibra edilmemiştir, buna rağmen hiç utanıp, sıkılmadan “sanki bu haltları yiyen kendi değilmiş gibi” büyük bir pişkinlikle beyanat verir, kimisi aynı sabıkalı ekipte yer alıp, ibra edilmediği halde utanmadan yeniden aday olur, kimi müptezeldir, kimileri yüreksizin önde gidenidir, işi rüşvetle belge peşinde koşmaktır. Kimi ise düne kadar hiçbir konuda sesi çıkmadığı, fikrini beyan etmediği, tek satır yazmadığı halde bir sabah aniden “bende adayım” diye ortalıklarda dolaşmaya başlar. Velhasıl, geçmişte yaptıkları, ya da yapmadıklarının hesabının sorulmaması için her şeyi yapmaya hazırdırlar. Bunlar böyle tiplerdir, hep aynı kişilerdir, TURSAB’ta 18 senede yapılamayanları bir kenara koyup, 18 aylık icraatın hesabına girişirler. Sanki yeni kanunu yürürlüğe koyması gereken Turizm Bakanlığı değil de TURSAB yönetimi imiş gibi algı yaratmaya kalkarlar, gerçekte Turizm Bakanının prestiji ile oynarlar. Eski yönetimin bıraktığı şaibeli borç batağını idare etmek, Başaran efendi ve bebelerinin dört bir yana ektikleri tuzakları temizlemek kolay mı yahu. Hiçbirine, kesinlikle hak vermiyorum, ama onları anlayabiliyorum, çünkü kısa bir süre sonra ne durumlara düşeceklerini öngörebiliyorlar..
Esas üzüntüm mevcut yönetimin karşısına, yeni bir oluşumun çıkmaması, varsa yoksa aynı tipler.. Yok mu yahu farklı bir söyleme sahip, yönetimde kadın-erkek eşitliğine önem veren, çevreye duyarlı, bağımsız, sözünü kimseden esirgemeyecek genç ve dinamik bir ekip? Mevcut yönetimi farklı düşünmeye ve daha interaktif davranmaya zorlayacak, menfaat için değil, idealleri için savaşacak yeni yüzlere şiddetle ihtiyacımız var. Bakın ekip diyorum çünkü Firuz Bağlıkaya’nın verdiği sözü tutup, TURSAB’ı ticaretten koparmasına rağmen mevcut düzenin devamını sağlamak için birkaç kişi yetmiyor, büyük kadroları idare etmek ve yönetmek konusunda deneyimli kişilerden oluşan bir takım çalışması gerek!. O sebeple 15 dakikalık şöhret sevdalısı ve tek kişilik dev kadro piyesi oynamakta ısrarlı arkadaşlar bir zahmet işlerine güçlerine dönsünler.
Mevcut yönetime gelince; Üyelerin beklentileri doğrultusunda daha aktif olmalarını ve her koşulda, her kurum nezdinde hakkımızı sonuna dek korumalarını istiyoruz. Yenilikçi fikirleri varsa bunları daha yüksek ses ve kararlılıkla ifade etmelerini arzu ediyoruz. Üyeler ve sektör paydaşları ile daha sıkı iletişim içinde olmalarını, kısaca halden anlamalarını bekliyoruz.
Arzederim.
Cemal Kızıltan
Kurucu Moderatör
TURSAPNET
Yahoogroups/Facebook